Kıvanç Aksın - Manisa Üretim Sorumlusu

1)Sizi biraz tanımak isteriz?
Merhaba ben Kıvanç AKSIN. Manisalıyım.  Ancak, lisans eğitimine kadar babamın asker olması ve vazife yerleri değiştiği için Manisa’dan çok, başka şehirlerde bulundum. Karabük Üniversitesi Endüstri Mühendisliği mezunuyum. 2019 Eylül ayında Üretim Mühendisi olarak başladığım Renkler Makina‘da Manisa Üretim Sorumlusu olarak görevime devam etmekteyim. Üretim kalite sorumluluğu, üretim mühendislik ve proje sorumluluğu,  kaynak- zımpara ile montaj- tashih hatlarının sorumluluğu olmak üzere üç ana görevi icra etmekteyim. Bunun yanı sıra sorumluluğumdaki bölümlerde ekiplerimizle yapmış olduğumuz odaklanmış kaizen projelerine de liderlik yapmaktayım.

2)İş dışındaki hayatınızda nelerle ilgileniyorsunuz?
Genel itibariyle spor ve dansla ilgileniyorum. Salon danslarından vals, latin danslarından bachata eğitimi aldım. Yüzme, bisiklet ve koşu hobi olarak ilgilendiğim sporlar. Savunma sporları ise asıl odaklanmış olduğum sporlardır.

3)Savunma sporlarıyla ilgilendiğinizden bahsettiniz. Süreç nasıl başladı? Kaç yaşından beri ilgileniyorsunuz?
Savunma sporlarına 15 yaşında boksla başladım. Ardından kick bocks ve muay thai yaptım. Yaklaşık 15 sene kadar  jeet kun do  ağırlıklı karma dövüş sanatlarıyla ilgilendim. Son olarak 2021 yılında, 35 yaşında  karate sporuna başladım. Şu an, Türkiye Karate Federasyonu Celal Bayar Üniversitesi Karate Takımına sicil kayıtlı lisanslı sporcuyum.

4)Bize karate kuşaklarının renkleri ve sıralamasının nasıl ilerlediği hakkında bilgi verebilir misiniz? Siz hangi kuşaksınız?
Her 4 ayda bir kuşak sınavı yapılır. Kuşaklar beyaz, sarı, turuncu, yeşil, mavi, kahverengi3, kahverengi2, kahverengi1, siyah olarak ilerler. Siyah kuşaktan sonra Dan dereceleri başlar. Ben şu an sarı kuşağım.

5)Ülkemizde sporcu potansiyeli bakımından karateye karşı ilgiyi nasıl buluyorsunuz? Çocuklarımızın ve gençlerimizin karateye karşı bakış açıları nasıl?
Karate olimpiyatlarla birlikte popülarite kazanan bir branş haline geldi. Türkiye’de karateye olan ilgi ve sporcu sayısı her geçen gün artıyor. Çocuklar karateyi severek, oyun yoluyla öğrenerek ve beğenerek yapıyorlar. İlerleyen yaşlarda da müsabık sporcu olarak devam ediyorlar. Esneklik ve güçleri arttıkça kendilerine güvenleri de artıyor. Genç ve çocuklarımızın disiplin, çalışma ve ilgileri de ülkemize başarıyı getiriyor. Her yıl düzenlenen premier liglerde, Avrupa ve Dünya şampiyonalarında Türk Milli Takımı genellikle ilk üç sırada yer alıyor.

Bakış açısı konusunda ise, her insanın kendisini savunma ve kendisini savunamayanı savunma hakkı vardır. Karate sporu; felsefesi itibariyle, her türlü kötü düşünce ve art niyetten arındırılmış temiz bir zihin, korkulardan arındırılmış cesaretli bir yürek, sağlam ve çevik bir beden kuvveti oluşturmayı hedefler. İnternetin hayatımıza daha çok girmesiyle çocuk ve gençlerimizin bu bakış açısı ve felsefeye sahip oldukları görülebiliyor. Karate ve savunma sporlarının üzerinde kurulu duran, yer altı sporu algısı da genç ve çocuklar arasında görünmüyor.

6)Son olarak bu spora başlamak isteyenlere neler tavsiye edersiniz?
Yapamam, başaramam gibi ön yargılardan ve sakatlık korkularından kaçınmalarını tavsiye ederim. Karate bilimsel metotlarla öğretilmektedir. Korkular yersizdir. Bırakmadıkları takdirde daha erdemli, hızlı düşünen, kontrollü, güçlü, çevik ve esnek bireyler olacaklarını, karatenin saldırı değil savunma amaçlı bir spor olduğunu hatırlatmak isterim.