Görkem Özbilgiç - Manisa Fabrika Müdürü

27.07.2021

1)Sizi biraz tanımak isteriz
1979 doğumluyum. Evliyim ve bir kız evladım var. Lisans eğitimimi, İstanbul’da Marmara Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümünde tamamladım. Sonrasında Amerika Birleşik Devletleri Clemson Üniversitesinden burs alarak, Endüstriyel Yönetim üzerine yüksek lisans eğitimi aldım. Mezuniyet sonrası, ABD’de bir Alman otomotiv yan sanayi fabrikasının üretim ve operasyonel mükemmellik departmanlarında 5 yılı aşkın süre mühendis pozisyonlarında çalıştım. 2009 yılında Türkiye’ye dönüş yaptım. İzmir’de otomotiv yan sanayi ve gıda sektörlerinde üretim, bakım ve yatırımlar departmanlarında yönetici kademesinde görevler aldım. 2018 yılı Aralık ayında, Renkler Makina ailesine katıldım.

2)Bize yaptığınız işle ilgili bilgi verebilir misiniz?
Renkler Makina’ da, 2,5 yıldır Manisa Fabrika Müdürü olarak görev yapıyorum. Ekip arkadaşlarımla birlikte, müşterilerimizin kalite ve zamanında teslimat beklentilerini karşılayacak şekilde, sorumlu olduğumuz referansların tedariğini gerçekleştiriyoruz. Bunu yaparken, maliyet hedeflerimizin bilincinde, hammadde girişinden, sevkiyatların yüklenmesine kadar olan tüm operasyonel süreçlerimizi takip ediyor ve iyileştirilmesini sağlıyoruz. Mevcut ekipman ve insan kaynağımızın doluluğunu yüksek tutmak içinse, talebi sonlanan referansların yerine yeni projeler devreye alıyoruz. Her büyük organizasyonda olduğu gibi bizim fabrikamızda da, bahsettiğim bu süreçlerin sorumluluğu farklı departmanlar arasında paylaşılmış durumda. Ortak hedeflerimize ulaşmak için departmanlar arası koordinasyonun sağlanmasında arkadaşlarıma destek oluyorum.

3)Bir yönetici olarak kriz anlarında nasıl davranıyorsunuz?
Kriz anlarında, paniğe kapılmadan mümkün olduğunca hızlı ama doğru kararlar almak gerekiyor. Doğru karar alma olasılığını arttırmak için de veriler üzerinden değerlendirme yapmak çok önemli. Yine doğru karar almak için ilgili ekiple bir istişare, danışma ortamı yaratmak gerekiyor. Bir akıl iyidir ama iki akıl daha iyidir. Bu yüzden, böyle anlarda ekip arkadaşlarımla veriler üzerinden açık bir tartışma gerçekleştirmeye özen gösteriyorum. Sağlıklı bir veriye ulaşılamayan durumlarda, ekibimin tecrübesi ve iç sesine güveniyorum. Kriz sonrasında, özeleştirinin yapılması, alınacak derslerin çıkarılması ve önleyici aksiyonların tamamlanmasına önem veriyorum.

4)Sektörün öncülerinden biri olan Renkler’de yöneticilik yapıyorsunuz, 2021 de hem şirket için hem de bölümünüz için neler planlıyorsunuz?
Bir şeyi iyileştirebilmek için önce onu doğru ölçebilmek gerekir. Geçmiş yıllarda, süreçlerimizi hızlı ve doğru ölçmek için gerekli temelleri attık. Kritik proseslerdeki tüm tezgahları, üretim takip yazılımına (MAS) sinyalizasyonla bağladık. Kameralı ölçüm cihazımızla, sac kesimlerinde hızlı ve hatasız ilk onay almaya başladık. 2021 yılında, bu hızlı ve doğru ölçüm kabiliyetlerimizi kullanarak, birçok KAIZEN iyileştirme projesi tamamlamayı hedefliyoruz. Ayrıca hem üretim hem depo alanlarındaki manuel süreçlerimizi, otomasyona çevirmek için projelerimiz mevcut. Tam otomatik shrink makinesi ve kaynak robotu yatırımlarımızı bu yıl gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Otomasyon fırsatlarını sadece sahada aramakla kalmıyoruz; ofis ortamındaki süreçlerimizde otomasyona imkan verecek “Robotik Süreç Otomasyonu” (RPA) uygulamalarını da 2021 yılında araştıracağız. Yetkinliklerimizi geliştirmek amacıyla, bu yıl Değer Akışı Haritalama (VSM) eğitimleri planladık. Bu eğitimlerle, tedarikçilerimizden müşterilerimize kadar olan akışın resmini net olarak çekebilecek ve katma değersiz adımları azaltabilecek uzmanlarımızı yetiştireceğiz.

5)Okurlarımıza başarıya ulaşmak için ne gibi şeyler tavsiye edersiniz?
Günümüz iş hayatında, bireylerin sadece tek bir alanda uzmanlığının olması başarı için artık yeterli değil. Başarılı çalışanlardan “T biçimli olma” bekleniyor. “T”nin dikey çizgisi belli bir alanda derinleşmiş uzmanlığı ifade ederken, yatay çizgi farklı alanlardaki yetkinlikleri sembolize ediyor. Üniversite eğitiminde edinilen uzmanlığın yanına farklı yetkinlikler koyabilmek için önce merak etmek sonra araştırmak ve okumak gerekiyor. İş insanlarının hayat tecrübelerini aktardıkları kitapları okumayı tavsiye edebilirim. Yılların birikimini özet halinde size sunabiliyor. Yine merak ettiğiniz konuların detayına hakim olmak için teknik dokümanlar okumak da faydalı oluyor. Okuduklarınızla iş hayatınızdaki tecrübelerinizi ilişkilendirmek, bilginin akılda kalmasını sağlayacaktır. Kendilerine büyük hedefler koyan arkadaşlarım için eski ABD başkanlarından Truman’ın bir sözüne burada değineyim; “Her okur  bir lider değildir fakat her lider bir okur olmalıdır”. (Not all readers are leaders, but all leaders are readers.)

6)İş hayatındaki başarınızı neye borçlusunuz?
Büyük organizasyonlarda sürdürülebilir başarı, sadece bireysel çabalarla değil, sağlıklı bir ekip çalışmasının neticesinde gerçekleşir. O nedenle, karşılıklı güven ortamının olduğu, fikirlerin açıkça tartışıldığı, katılımcı bir ekip çalışmasını destekle- meye gayret ediyorum. Yetkinliklerine göre ekip arkadaşlarımın sorumluluk almasına önem verirken; bir yönetici olarak destekleyen ve delege eden tarafta olmaya özen gösteririm. Başarı paylaşıldıkça artar. Bu yüzden, ekip arkadaşlarım liderlik ettikleri çalışmaları tamamladığında, getirilerini kendilerinin sunabildiği platformlar oluşturmaya çalışıyorum. Kendi adıma yeni şeyler öğrenirken ise, ayrıntılara girmeden önce büyük resmi anlamakla işe başlarım. Ana hatlar kafanızda oturunca, devamında ayrıntıları doğru konumlandırmak kolaylaşıyor. Ayrıntıları kavrayabilmek de iş hayatında doğru kararlar almanıza yardımcı oluyor.

7)Sizi çalışma hayatında motive eden şeyler nelerdir?
Kitabi bilgilerin pratikte uygulamalarını deneyimlemek, çalışma hayatında beni motive eden unsurların başında gelir. Bunun yanında farklı sektörlerden müşterilerle çalışmak ve onların taleplerini karşılamak; geniş bir yelpazede deneyim kazandırdığı için iş tatmini sağlıyor. Büyük oranda ihracat yapan bir şirketin çalışanı olmak ve ülke ekonomisine katkıda bulunmak da benim için önemli bir motivasyon kaynağıdır. Çalışma hayatında inişler çıkışlar, gergin anlar elbette olacaktır. Böyle zamanlar, herkes gibi benim de bireysel motivasyonumu olumsuz etkileyebiliyor. Kariyer hayatına, bir kısa mesafe koşusu olarak değil uzun bir maraton olarak bakabilmek önemlidir. Uzun vadeli düşününce, bu zor anları bir öğrenme fırsatı olarak görebiliyor ve tecrübeye dönüştürebiliyorsunuz. Bu da, motivasyonunuzu yeniden yükseltiyor.

8)Bize hobilerinizden bahsedebilir misiniz?
Başarılı insanların hayat hikayelerini okumaktan keyif alıyorum. “Bir Dünya Kurmak, Rıdvan Akar” ve “Ayakkabı Gurusu, Phil Knight” kitaplarını önerebilirim. Yurtdışında yeni şehirler görmek ve elimde harita ile bu şehirleri gezmek beni mutlu ediyor. Bir diğer hobim de müzikle uğraşmak; amatör olarak akustik gitar çalıyorum.